29 Temmuz 2013 Pazartesi

Mekan: Israrla gidiniz! GALATA KONAK CAFE





                                          
                                                     GALATA KONAK CAFE

           İstanbul' da en güzel manzara nerden izlenir diye sorsanız bana ilk aklıma gelecek yer Galata Konak Kafe olur sanırım. Şöyle İstiklal'den kendinizi tünele doğru kaptırdığınız zaman, Galata karşılayacaktır sizi biraz sonra. Çok seviyorum o yolda yürümeyi. Kulenin dibindeki sola doğru olan sokaktan inince de tabelasını göreceksiniz zaten. Mimarisi pek hoş. Asansörü de öyle. Son merdiveni çıkıp, başımı kaldırdığımda inanamıştım bu eşsiz güzelliğe:)

 

 




      Gündüzü ayrı güzel, gecesi ayrı güzel İstanbul'un... Galata'yı, kulenin yakınlarını çok seviyor olmam mı burayı böyle sevmeme sebep diyorum fakat o ne güzel manzara, o ne güzel İstanbul:) Bir yanı Boğaz köprüsü, bir yanı Eminönü, Topkapı Sarayı, Haliç, bir yanında da tüm ihtişamıyla sanki bana göz kırpan Galata Kulesi.. Tüm bu saydığım güzellikleri aynı anda görebileceğiniz bir yer burası. Çayınızı yudumlarken, manzarayı izlemeye doyamayacaksınız.. Çay 3,5 tl, bitki çayı ise 5 tl. Fiyat bilgisi de vermiş olalım.  İstanbul'u gezmek için gelen arkadaşlarınızı götürebileceğiniz ilk mekan olarak belirleyebilirsiniz burayı. Vakit kaybetmeden listenize yazın ve bu güzelliği doya doya yaşayın. İyi seyirler :))
 
 
.

22 Temmuz 2013 Pazartesi

Mekan: İsmi gibi güzel EDEBİYAT KIRAATHANESİ






                                                      EDEBİYAT KIRAATHANESİ




           Bir yer düşünün, tam içeri girerken sizi rengarenk lokumlar karşılasın, sağa çevirdiğinizde başınızı mis kokulu dergiler, kitaplar olsun böyle güzel böyle anlat anlat bitmez bir yer Edebiyat Kıraathanesi..
      
                                       
  
 
            Sultanahmet'in tam merkezinde, Meşhur Sultanahmet Köftecisinin yolunda başınızı biraz yukarı kaldırarak yürürseniz tabelasını görmemeniz mümkün değil:) Mis gibi kahve kokuları ile giriyoruz içeri köşelerde yer bakıyoruz kendimize, grup olarak gelmiş masalarda mevcut, ikili masalar da. Biz yemek sonrası Dibek Kahvesi içmek için ordaydık ama menüyü incelemeden de edemedik tabi:) Dibek Kahvesi normal türk kahvesini telvelerinin dövülmüş hali. Yani aynı türk kahvesi içiyorsunuz ama ağzınıza telve gelmiyor. Bunun da bilgisini vermiş olalım.







             Çeşit çeşit birbirinden renkli envai çeşit lokumlar, birbirinden güzel safranlı, fıstıklı ve daha sayamadığım çeşitte muhallebiler bizi bizden alıyor. Ne kadar karnımız tok olsa da lokum tabağı sipariş etmeden duramıyoruz:)  Muhallebileri Osmanlı zamanından kalma tariflerle yapılıyormuş bunu da öğrenmiş oluyoruz. Safranlı muhallebi ve güllü lokumlar favorim. Safranlı muhallebi 7tl türk kahvesi ise 6tl. Olması gerektiği gibi. Güzel bi türk kahvesi içeyim biraz da ağzım tatlansın diyorsanız şu Ramazan günlerinde en doğru adres Edebiyat Kıraathanesi. Uğrayın;)
 
 

19 Temmuz 2013 Cuma

Mekan: Süleymaniye'nin ara sokaklarında AĞA KAPISI





                                                                       AĞA KAPISI
    
           Tüm ihtişamıyla yanından geçtiğiniz Süleymaniye camisinin arka sokaklarına kalıyor şu belki de bir çok arkadaşınızdan duymuş olduğunuz Ağa Kapısı. Lalezar çay bahçesinin önünden geçerek vardığınız yolun sonunda Mimar Sinan Türbesi karşılıyor sizi işte türbenin alt sokağından girip ilk soldan sapınca göreceksiniz tabelasını.  Bulduğumuza çok sevinerek giriyoruz 4 katlı binanın ilk katına. Yukarı katlara çıkmak istiyoruz manzaranın güzelliğine güzellik katalım diye. Atmosfer muhteşem. Menümüz geliyor,  birbirinden güzel isimleriyle bitki çayı sevdalısı olan ben kendimden geçiyorum J




      

                Karar veremiyorum, hepsini hepsini denemek istiyorum bi anda. Bi yandan da gözüm muhteşem İstanbul manzarasında. Adeta büyüleniyorum. Havanın berraklığı, manzaranın kenarında masa buluşumuz tüm güzellikler bizimleydi o gün. Yüzümüz gülsün diye J Öyle manzaraya fazla fazla para ödediğimiz yerlerden de değil  Ağa Kapısı. Hakettiği gibi. Karadut çayına bayıldım. Sonra bahar çayı tam biz bitki çayı severlere özel. Gidin, manzaraya dalın, temiz havayı soluyun, mutlu olun. Biz fazlasıyla olduk J

                                               

13 Temmuz 2013 Cumartesi

İlk mekan: Çerkez Mutfağından FICCIN



 
                                                                      FICCIN
     Hep aynı yemekleri  yemekten sıkıldım değişik tatlar arıyorum diyen herkes  Çerkez mutfağını keşfetmeye  Fıccın’ a uğramalı. Adını Çerkez mantısından alan Fıccın bir adet lokantadan oluşmuyor. İstiklal caddesinde Kallavi sokakta boydan boya 4 lokanta aslında. Bi nevi Fıccın Sokak J Bir mutfakta pişen yemekler siparişe göre dağılıyor.  Biz insan yoğunluğunun fazla olduğu ilk Fıccın’a attık kendimizi. Garsona sormadan da edemedik tabi. Buraya  gelenler en çok ne yemeyi sever diye?  İlk gelişimiz, ardından isminin ilgi çekiciliği sebebiyle ben hemen Fıccın söyledim. Yiyebileceğimi bilsem menüdeki  daha öyle çok şey de kaldı ki gözümJ

   Fıccın incecik iki adet elde açılmış hamur arasında kıymanın olduğu Çerkez böreği. Ben bayıldım. Tabağı gördüğümde ben bunu nasıl yerim ki, kalacak mı ki derken  nasıl son parçayı kestim hiç  anlamadımJ
       
 
 


    Bir dahaki gidişime de hemen ne yiyeceğimizi  belirledik bile. Mantarlı kaşarlı Kallavi börek. Bulunduğu sokağa özel olmalı. Fiyatlar normal, olması gerektiği gibi. Öyle abartı hak etmediğinden fazlası  değil. Bayıla bayıla yediğimiz Çerkez böreğimiz  12TL mesela. İstiklal’de turlarken hem bi soluklanmak, hem de değişik tatlara yer vermek adına Fıccın a gitmenizi fazlasıyla öneririm J

 
 
 

Blog'umm


  Yorucu bir senenin ardından, tatilde olunca ben, boş durmak gelmiyor tabi içimden. İşte tam da bu vakit blog açma kararı alıyorum.  Okuyorum, öğreniyorum, geziyorum bir de bu öğrendiklerimi paylaşacağım bir ortam olsun istedim. Genellikle internette dolaştığım zamanlar blog incelemek sevdiğim uğraşlardan. En çok ilgimi çeken bloglar ise kültür sanat ve gezi hakkında olanlar. İşime yarayacak öyle çok bilgi ediniyorum ki vazgeçilmez oluyor böylelikle blogları takip etmek bende..

   İşte tüm bunların sonunda bende içimden gelenleri içimden geldiği gibi paylaşacağım, okuyanlara bi nebze de olsa fikir vereceğim, bilgi sahibi olacakları bir blog edinmek istedim. Umarım ilginizi çeker ve takipte kalırsınız. Çok yeniyim. Öğreneceğim tonla şey var. O yüzden daima takipteyim bende. Siz de kalın.. :)