Çetin Ceviz
Herkese selamlar, sevgiler:) Biz İstanbul olarak günlerdir kar ve akabinde gelme ihtimali olan kar tatilini bekliyoruz fakat nafile:) Şöyle bir bastırmadı gitti. Yağıyor fakat minik minik. O da hemen eriyip gidiyor geriye hiç bişey kalmıyor. Çocukların ve öğretmenlerin yüzünü güldürmek için bu aralar İstanbul'a da uğrayamaz mı bu kar?:)
Yeni yıla girdik, giriyoruz derken ilk haftayı geride bile bıraktık. Zaman çok hızlı, tutabilene aşkolsun. Daha ne günler, haftalar, aylar geçecek. Haydi bakalım biz de zamana inat tüm hızımızla koşmaya devam edelim:) Şimdi sizlere paylaşacağım kitabım, yeni yılın ilk çocuk kitabı. Çok uzun zamandır aklımda olan, yıl sonu kargosuyla kapıma ulaşan ve kitabı daha elime alır almaz hemencik biteceğini hissettiğim ve öyle de olan, her daim ilham aldığımız, paylaşımlarına bayıldığımız kucukkitapkurdu Sinan Yaşar'ın ilk kitabı. Kitap, biz öğretmenlerin sıkça iç içe olduğu bir konuyu - ödev- konusunu ilginç bir şekilde ele alıyor ve kitabı okurken acaba sonu nereye bağlanacak diye düşünmekten kendinizi alamıyorsunuz. Bir nevi bilim-kurgu misali:)
Kitabın her bölümünün başında, sevgili Sinan Yaşar bir çok hayvanın bilinmeyen özelliklerinden bahsetmiş ve her konunun başlığı bu hayvanla ilgili. Kendime çok yararlı bilgiler not ettim.
Mesela;
* Balinalar suyun altında nefeslerini tutarlar ve nefes almak için su yüzüne çıkarlarmış.
* Kurbağalar kendi beden uzunluklarının yirmi katından uzağa zıplayabilirlermiş.
* Deve kuşları uçamazlar; ama tehlike anında saatte 90 km hızla koşabilirler.
Sizler de okuyup faydalananın diye buraya bırakıyorum tüm bu bilgileri.
Kahramanımız Çetin Ceviz. Çetin'in dedesiyle babası hiç ama hiç geçinemez. Uzun zamandır da görüşmemektedir. Çetin'in bütün dersleri 100 sadece fen bilimleri 98 dir. Bunu dert edinen Çetin, fen bilimleri öğretmeninin verdiği ilginç buluş konulu proje ödevini hemen alır ve karnesine notunun 100 gelmesini hedefler. Vardır böyle öğrenciler:) sıradan bir buluş yerine fark yaratan bir ödevle öğretmenin karşısına çıkmak istemektedir kahramanımız. Bu konuda ona en faydalı olacak kişi ise elbette dedesidir. Babasının bundan haberi olmamalıdır. Gizli gizli dedesinin kapısını çalar ve derdini anlatır. Dedesi önce onu rahatsız ettiği için çok bozulur. O laboratuarında her gün yeni icatlar peşinde koşarken, rahatsız edilmek en istemediği şeydir. Ama Çetin dedesini ikna edecektir. Ve dede-torun bunca zaman sarılamadıkları için pişmanlık duyacak ve hemen işe koyulacaklardır.
Dedesi, torununu bir sürprizle karşılar ve köpek dostunun - Hergünaç - beynine gönderir onu ilk. İlginç değil mi? :) orada köpeğin Çetin'e ihtiyacı vardır. Onun sayesinde köpek iyileşir. Bu duruma Çetin çok şaşırır. Rüya mıydı acaba yoksa tüm bunlar?
Çetin düşünür taşınır ve işe yarayan bir icat konusu bulur elbet. İnsanların en çok uyumaya ihtiyacı vardır:) Bizler beynimizde her daim bir şeyler olduğu ve bu düşünceler bizi asla yalnız bırakmadığı için başımızı yastığa koyar koymaz uyuyamayız. Bu bizi belki de gün içinde en çok yorandır. Buna bir çözüm bulmaya var mısın dedecim ?
İşte tüm hikaye sıra dışı haliyle başlar. Çetin Ceviz hayallerine ulaşmanın yanında acaba babası ile dedesini de bir araya getirip eski günleri unutturabilecek midir?
9 yaş ve üzeri ve tüm yetişkinlere tavsiye edebileceğim bu kitabı ben şimdiden daha iki kere okudum. Kitap okumaya çok yanaşmayan öğrencilerinizi ve çocuklarınızı da tavlayacak bu kitaba kütüphanenizde bir yer açın derim. Biz çok sevdik Sinan Yaşar'ın ilk kitabını. Devamı gelsin muhakkak ;)
Yeni kitaplarla buluşuncaya dek ;))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder