GALATA
Merhabalar efendim:) Bol bol tatil planları yapmış, baharı bir başka seven, hayallerini gerçekleştirmeye başladıkça yenilerine yelken açan, çiçek gibi bir hafta sonu geçiren herkese selamlar:)
Herhangi bir yere gitmeyi planlıyorsam eğer öncelikli olarak yaptığım o yer hakkında edinebildiğim kadar fazla bilgi edinmek. Nasıl gidilir, görülmesi gereken yerler nereler, müze, cami, eser hangileri önemli, nesi meşhur nerede yenir ? vb. Bu sorularıma da en güzel cevapları bloglardan buluyorum ve öyle mutlu okuyorum ki bu blog yazılarını o yere o an gidip geliyorum. Blogumu da bu yüzden seviyorum sanırım.
İstiklal Caddesinin sonuna geldiğinizde, yokuştan yolunuza devam edip sağa dönerseniz eğer tüm ihtişamı ile Galata Kulesi karşılar sizi. Kule etrafından herhangi bir sokağa girdiğinizde sıkı durun, burası İstanbul mu diyeceğiniz farklı bi dünya kapılarını aralar. Her biri sürprizlerle dolu bu sokakların arasında kaybolmanın keyfinin ve birbirinden renkli fotoğraflar çekeceğinizin garantisini verebilirim:)
Biraz soluklanma vakti. Bizim klasiğimiz oldu Velvet Cafe. Canım arkadaşımın tavsiyesi ile keşfettik. Hep en güzel anlarımıza ortak olur kendileri. Mutlu mutlu oturur, gülen yüzlerle ayrılırız mekandan.
Galata keşfimiz devam ediyor. Enerji dolduk kaldığımız yerden devam ediyoruz. Yolumuz bu sefer Karaköy'e düşüyor. Her gün yepyeni bir kafenin açıldığı yer Karaköy. Şu aralar öyle popüler ki; açılan bir kafe bir yıl içerisinde ünleniyor. Yine çok kalabalıktı. Ama bu yolculuğumuza engel değil. Harika bir duvar sanatı karşıladı bizi ilerledikçe. Buyrun:)
Böyle bir keşfe ihtiyacı olanlara duyrulur. Feci iyi geliyor. Bahar ancak böyle olunca kıymetli. Tadını çıkarın. Sonra geçti diye üzülüyoruz:) Bahar hiç bitme:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder